SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

CİHAD ve SİYER BAHSİ

<< 1787 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

98 - (1787) وحدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا أبو أسامة عن الوليد ابن جميع. حدثنا أبو الطفيل. حدثنا حذيفة بن اليمان. قال:

 ما معنى أن أشهد بدرا إلا أني خرجت أنا وأبي، حسيل. قال: فأخذنا كفار قريش. قالوا: إنكم تريدون محمدا؟ فقلنا: ما نريده. ما نريد إلا المدينة. فأخذوا منا عهد الله وميثاقه لننصرفن إلى المدينة ولا  نقاتل معه. فأتينا رسول الله صلى الله عليه وسلم فأخبرناه الخبر. فقال (انصرفا. نفي بعهدهم، ونستعين الله عليهم).

 

{98}

Bize Ebû Bekir h. Ebî Şeybe rivayet etti. (Demişki): Bize Ebû Usâme, Velîd b. Cümey'den rivayet etti. (Demişki): Bize Ebû't-Tufeyl rivayet etti. (Dediki): Bize Huzeyfetü'bnü'I-Yemân rivayet etti. (Dediki):

 

Bedir'de bulunmamdan beni meneden bir şey yoktu. Şu kadar var ki ben, babam Huseyl ile beraber (yola) çıktım da bizi Kureyş kâfirleri yakaladılar.

 

  Siz muhakkak Muhammed'in yanına gitmek istiyorsunuz! dediler.

 

  Biz onun yanına gitmek istemiyoruz; biz ancak Medine'ye gitmek istiyoruz! dedik. Bunun üzerine bizden mutlaka Medine'ye gideceğimize, onunla birlikte harb etmiyeceğimize Allah'a ahdü misâk aldılar. Sonra Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e gelerek bu haberi kendisine ilettik de:

 

«Haydi gidin! Biz onlara verdiğimiz sözü tutar; onlara galebe için Allah'tan yardım dileriz!» buyurdular.

 

 

İzah:

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in Hz. Huzeyfe ile babasına sözlerinde durmalarını emir buyurması ashabının verdikleri sözde durmadıkları şüyu' bulmasın diyedir. Yoksa cihadı terk etmek için verilen bir sözü tutmak vâcib değildir.

 

Hadîs-i şerif harbte yalan söylemenin caiz olduğuna delildir. Bir hadîste sarahaten bildirildiğine göre, harbte, dargınları barıştırmada yalan söylemek caiz olduğu gibi, kocanın karısına yalan söylemesi de caizdir. Ulemâ, küffârın elinden kaçmayacağına söz veren esir hakkında ihtilâf etmişlerdir. Hanefilerle imam Şâfii'ye göre böyle bir sözü tutmak lâzım değildir. Esir kaçmaya imkân bulursa kaçar. îmam Mâlik, sözünde durarak kaçmaması lâzım geldiğine kail olmuştur.

 

Kaçmamak için küffar zorla yemin ettirîrlerse bu yemin bütün ulemâya göre geçersizdir.